Moda ve Stile Dair

Gün geçmiyor ki modaya ilişkin konuşmayalım, izlemeyelim, okumayalım veya tüketmeyelim. Ayna karşısında içimize en çok sinen kombini bulana kadar uzun uzun kendimizi izlemeyelim.  Çoğu insanın moda sahnesinde yer almak istemesi ve fikir sahibi olması günümüzün sık rastlanılan durumlarından. Bugün, herkes kolay erişebilir olduğu ve en beğendiği parçaları en iyi göründüğü forma getirerek kişisel giyim rutinini oluşturuyor. Üstelik bunu her zaman büyük bütçelerle, moda haftaları ziyaretleriyle veya moda akademileri sayesinde yapmıyor. Gündelik giyimlerinde dahi yakıştırmak, uyumlamak, beğenmek gibi kavramlar içgüdüsel olarak nihai kararı vermelerini sağlıyor. Özel günlerdeki şıklık yarışı için aylar öncesinden başlayan tatlı telaştan henüz bahsetmiyorum bile…

Sizce de yeterince farkında mıyız? Zamanın bunca hızlı akış ve değişkeni içinde modanın, modası hiç geçmiyor. Aslında insan sabitleri olduğunda değişkenliği kabul eden bir canlı. Bunca değişkenin, hareketliliğin arasında moda ve stil hakkında düşünmeye, tasarlamaya, hayal etmeye devam etmek sizce de mükemmel değil mi?

Günün tüm yorgunluğundan sonra sakin bir geceyi yadırgamamak kadar tam da olması gerektiği gibi…

Moda geçici yenilikleri temsil ederken; stil kişiye özel yaratımlardır. Moda daha büyük bir sahneyken, kişiye özel stillere ilham olur, alternatifler sunar. Moda olan ama stilinize uymayan birçok kombin bilirkişiler tarafından eleştirilir ve kısa sürede “moda kurbanı” ilan edilmenize de neden olabilir.

Genel kanı, herkes tercih ettiği parçalar içinde mutlu ve özgüvenli görünmek ve hissetmek ister. Bu da modanın içinde herkesin yadsınamaz bir yeri olduğunun en büyük göstergesidir. Tabii başkalarının beğenisini kazanırken kendi takdir ve özgüvenimi de unutmamak gerek. Çünkü içinde bulunduğumuz her saat, her an o kadar önemli ki… Büyüsüne kapıldığımız akışı fark ederek yaşayabilmek o kadar değerli ki…

New Yorklu tasarımcı IsabelToledo, “Stilin Kökleri” adlı yeni kitabında, “Moda geçicidir. Günün tadıdır ve tükendiğinizi hissettiğinizde stilinize ilham vermek için kullanışlıdır. Moda'nın uygulanması kolaydır çünkü hepsi yüzeydir. Moda, tüm sanat biçimlerinde en demokratik olabilir çünkü hepimiz her gün giyinme ritüelinden geçmemiz gerekir.”Toledo'ya göre, stil "bireyselliğinizi ortaya koymanın etkili bir yoludur. Stil içeriktir. Ortak mülkiyet. Hiç kimseye ve herkese ait değildir. Gerçek stilde olan bir kişi bereketli ve düşünceli bir zihin sergilemektedir. Çünkü hepimiz kişisel stil rehberliğimizdeki ışığımıza hizmet eden bir iç sesle doğarız. Stil sahibi insanlar iç, en otantik benlikleri ile uyum içinde.”

Dünyada milyonlarca insanın kişisel ve ortak zevkleri birçok farklı stil çeşitliliği oluşmasını neden olmuştur. Kimilerinin stilleri belirlenemez, tanımlanamaz ve isim konulamaz olsa da moda dünyasında kendisine yer bulan 10’dan fazla farklı stilden bahsedebiliriz.

,

• Avangart: Genellikle günlük giyime uygun olmayan yaratıcı ve sanatsal parçaların kullanıldığı stildir.
 

,• Fütüristik: Gelecek kelimesinden türemiş bir düşünce akımından ortaya modaya yansır. Amacı ve niteliği belirli bir sanat hareketinin etrafında şekillenmiştir.

• Retro: Geçmişte moda olup sıklıkla tercih edilen kıyafetlerin tekrar gün yüzüne çıkması ve popular hale geldiği giyim stilidir.

• Vintage: Retro ile arasındaki en büyük fark eski parçaların tekrar moda olmasına gerek kalmadan, kişisel seçimlerle şu an ki trendlerlekombinlenmesidir.

• Gotik: Orta Çağ’dan günümüze dek tül, dantel, kadife, deri gibi detayların ön plana çıkarılarak kalın ve yüksek topuklarla tamamlanmasıdır. Hakim olan renk siyahtır. Gotik giyim tarzı kendine özgü saç ve makyaj alternatifleriyle bilinir.

• Pin-up: Sevimli bir ilk izlenimin yanı sıra belirgin vücut kıvrımlarına da gönderme yapar. Kırmızı ve siyah puantiye detaylar sıklıkla tercih edilir.

•Androjen: Kadın ve erkek modasında tamamen aynı kesimler kullanılır. Erkek kıyafetlerinin kadınlar tarafından giyilmesiyle ortaya çıkmıştır.

• Maskülen: Kadın kıyafet ve aksesuarları erkeksi izler taşır. Androjen giyim tarzıyla karıştırılmamalıdır. Maskülen tarzda kadınsı hatlara dokunuş ve göndermeler yapılan detaylar vardır.

• Bohem: Anı yaşayan, gezgin ruhlu, özgür ve rahat bir yapınız varsa Bohem stil tam da size göre.

• Elektik: Bambaşka tarzlara ait, ilk bakışta uyumsuz görünen parçaların bir arada kullanıldığı tarzdır. Farklı kesim ve desenlerin aynı kombinde kullanıldığına sıklıkla rastlarız. Karma moda da denilebilir.

• Feminen: Kadınsı hatların ön planda olduğu değim yerindeyse hanım hanımcık giyimdir.

• Monokrom: Bir rengin birçok tonuyla ve kat kat parçalarla oluşturulur. Kombinde baştan aşağı aynı renk ve desenin hakimiyeti vardır.

• Pop-art: Elektik tarz kadar şık olması gütmeden özgür, farklı çoğu zaman eğlenceli bir hali vardır.

• Barok: Tarih derinliklerinden gelen Barok tarza siyah ve altın renkler hakimdir. Ağır işleme, süsleme, zenginlik ve abartıdan asla taviz verilmez. 

Unutmamak gerek ki; büyük ses getiren ve dikkat çeken bu temel stiller birey temelli yaratım ve beğenilerle ortaya çıkmış olsa da ünlü modacı ve stilistler tarafından yeniden şekillendirilmiştir. Ama elbette yaratılan değerlerin hiçbiri, kişinin benliğini yansıtan modelleri zevkle taşımasından daha önemli değildir.